Türkiye’yi Amerika’da Yaşamak

Yazmayı seven bir adam değilim ama nasıl trajikomik şeyler yaşadıysam, hadi dedim kendime. Derdim kafayapıları birazda siyasal ama buranın kapitalizmini falan anlatmayacağım,  sosyalizm desem, Venezuelalısı Chavez’i sevmiyor, Rus olanı Sovyetler deyince tüyleri diken diken oluyor, ha öteki taraftan Arabı desen, din eğitimleri yerinde kafalar örümcek. Ama Türklere gelince bu noktada elime geçen bir burslunun mektubunu paylaşacağım;

Selamun Aleyküm,

Sana biz “Türkler” den bahsedeceğim biraz, öncelikle herkesin keyfi yerinde hiç merak etmeyin, cemaat evimizde devrimimize hazırlanıyoruz, allah kabul etsin namazımızı kılıyoruz, vaazımızı dinliyoruz. İngilizce eğitimi de neymiş, aldığımız bursun bir kısmını buradaki abilere veriyoruz, barınma yeme içmenin yanında bize büyük yazar, düşünür Said-i Nursi’nin fikirlerinden bahsediyorlar yetiyor. Hatta bu tek kitaplı insanlar, ülkemizdeki “hiç” kitabı olmayan insanlar hakkında çok güzel konuşuyorlar. Faşistlik falan ABD’de ne arar, özgürüz işte konuşuyoruz.

Sizleri de bekliyoruz buraya, dindar gençlik olup nasıl çağdaş yaşanır onu ispatlıyoruz, bize güvenip buralara yollayan s.a.v. RTE’ye karşı olanlara. Bu arada bizim bursumuz hani 1923de dedelerimizi çok seven bir adamın çıkarttığı yasayla yurt dışına yüksek öğrenime gönderilen öğrencilerinkinden değil. Biz hani şu 5 yılda 5bin öğrenci projesi kapsamında buraya geldik ve birkaç ateist dışında Müslümanlık,Türklük bizden sorulur, popomuz havada. Haa popo demişken buradaki kızlara gelince müslüman değiller, domuz momuz yiyorlar ama popo falan MAŞALLAH, hiç utanmıyoruz sonuçta allahın yarattığı bir varlık diye bakıyoruz hani her an helal birşey bulamadığımız için bazen aç oluyoruz aç aç bakıyoruz, tek rakibimiz tabii ki Araplar. Ha geçenlerde de bir festivalimiz vardı, kalıbımıza sığamadık da böyle Türki devletleri kapsadı, bizim görevimiz bu kim verdi hatırlamıyoruz ama ‘Türk Irkını’ yaymak tanıtmak. Emin olun tanıtıyoruz da. Örneğin, geçen gün akademisyenlerden bir tanesi küpeli ateistin tekine; “sen Türk müsün? Hiç diğer öğrencilerime benzemiyorsun da” demiş.

Öte yandan o gün bir jeologla dalga geçtim evrime inanıyor diye hayır Marksist midir Kemalist midir nedir anlamadım çünkü bizim bir imam arkadaş var onu paleontoloji müzesine götürmüş, yok efendim neandertel kafatasıymış, ulan kafatasçı biziz neyden bahsediyorsun sen?  Yani gidip, Anadolu’nun bir köşesinde üniversite denemeyecek bir yerinde okuyorlar sonra ortalama tutturup buralara gelip, düşünmemizi sağlamaya çalışıyorlar.

Son olarak burslu öğrencinin el kitabı mahiyetinde birkaç önemli bilgi vereceğim; hacı, kolaya alkol katmıyorlar rahat rahat iç. Helal et konusunda şüphen varsa yanındaki imam arkadaşa sor o bilir. Domuzun kıskançlık duygularını azalttığı bilimsel olarak kanıtlandı. İngilizceyi kafana takma Türk-İngilizcesi diye bir şey var burada herkes biliyor. Sosyalist görmen zor ama görürsen hemen saçmala zaten cevap veremiyorlar. Zaten ateistlere hadi bunu da açıkla deyince…

İkinci Sezon Başlıyor(mu?)

Uzun bir aradan sonra sıradan bir tunalı akşamında ege beyle otururken aklımıza geldi. Bizim bir aralar blogumuz vardı diye. Girdik internete baktık eski yazılara, girişteki resime. Güldük, geyik yaptık. Bu kadar...

mimlendik

şimdi efenim 6 kişi toptan giremeyiz bu işe kavga çıkar.teker teker cevap vermek en iyisi evet

köftegibi ye yanıt:

* antidepresanlar hakkında ne düşünmektesin?

heralde doktorların bi bildiği vardır diyerek, uzman kontrolü altında kullananlar karşı hiçbişi düşünmüyorum.bu konuda hiçbişi hissetmiyorum inanın.

narkotik denilebilecek cinsten antidepresanları da canım çekiyor ama kullanmıyorum.efendi gibi gofretimi yer otururum

* bize bir şarkı söyleyecek olsan ne söylersin?

oğuz yılmaz-bartının güzelleri


* gıcık olduğun herhangi bir şeyden bahseder misin?

gıcık olduğum çok şey var.en çok kendime gıcık oluyorum

* rüyalar hakkında ne düşünmektesin? seni çok etkileyen bir rüyan var mıdır? varsa lütfen önden buyur.

rüyaların gerçeklik ile bağının kuvvetine inanırım.daha duygusal anlarımda rüyalar gerçektir derim hatta ama tabi saçmalık aslında.ama gerçek gibi de lan güzel oluyo

ben rüyaya rüya demem gerçek benim olmayınca der bu soruyu geçerim

* bir insanı tanımak için 5 tane soru sorma hakkın var diyelim. bu sorular neler olur?

-star wars'u izledin mi?

-nası izlemessin lan?

-insan mısın sen?

-neyse boşver bira içelim mi?

-bira içmeyek de ölek mi?

köftegibi tarafından mimlendik hepimiz.

mim'e göre sorular şöyle:

* antidepresanlar hakkında ne düşünmektesin?

anti depresan insanın kendine yakışmayanı özellikle giymesidir bence. hayat güler yüzlüdür; meme yapmaz hayat.

* bize bir şarkı söyleyecek olsan ne söylersin?

fikret kızılok -farketmeden.


* gıcık olduğun herhangi bir şeyden bahseder misin?

bana piç diyolar yaa; bide şişemin altına küçük pipi çizdiler. ayıp lan.

* rüyalar hakkında ne düşünmektesin? seni çok etkileyen bir rüyan var mıdır? varsa lütfen önden buyur.

rüya görmeyi çok seviyorum ben. bi sahnede birine bi şarkı çalarken bi konuşma yapmıştım bi rüyamda. bi bi bi. şarkının adı düşler.

* bir insanı tanımak için 5 tane soru sorma hakkın var diyelim. bu sorular neler olur?

+ bira içer misin bira?

+ yeni bira ister misin?

+ parkta oturalım mı?

+ biran bitti mi?

+ kütük numaran kaç senin?

ATAM, İZİNDEYİZ (!)

T.C. : Atam, İzindeyiz!
Mustafa Kemal Atatürk: Kaç yıldır?

Solo Takılmak

Insan doğasında var galiba bencil olmak hep ön planda yer almak. Bunları yeni yeni anlamaya başlıyorum çünkü önceden insanlara bakış açım farklıydı. Hep karşılıksız iyilik yapmaya çalışıyordum. Arkadaşlarda beni eleştriyorlardı çok safsın çok iyi niyetlisin falan filan diye. zamanla sanırsam bende artık katılaşmaya başladım, insanların gerçek yüzlerini görerek. Daha iyi tanıyarak. Nasıl olsa etme bulma dünyası değilmi.
Nerde çokluk orda bokluk var sonra. Tarihtede örnekleri var. Bir müzik grubunun ayakta durabilmesi çok büyük bir özveri ister. Her bireyin güç çatışması ve ön plana çıkması ilerde gruba zarar verebilir. Ve bir bakmışsın grup die bi şey kalmamış, herkes solo takılıyor.
Kapitalist düzeninde katkılarıyla, insanlar iyice bencilleşiyor. Belkide haklılar, ama bana göre değil.

CIMBIZ OPERASYONU

Kıçımın sağ TARAFının gazetesinin yayımladığı habere göre Sayın (!) Boşbakana yapılacak olan CIMBIZ operasyonu ile bıyıklarının tek tek yolunması iddiaları dolayısıyla emekli ve muvazzaf tüm bayan kuaförleri içeri alındı. Ayrıca içeri alınanların evlerinde yapılan aramalar sonucunda tüm bilgisayar ve cd lere el konuldu. Yapılan detaylı incelemeler sonucunda bilgisayar ve cd lerde çok sayıda girişimi ve hatta kendisi mevcut pek çok darbe içeren porno içerikli veri bulunduğu kaydedildi. Bu gelişmeler ardından Emniyet Müdürlüğü ve soruşturmayı yürüten savcılar, ŞAP Enstitüsü'nden acil olarak şap takviyesi isteğinde bulundular. Ayrıca ifadeleri tek tek alınan berberlerden T.G (31), tam polislerin kendisini yakalamadan önce baktığı porno resmi yuttuğunu ve daha kolay yutabilmek için de yandaki taksi durağındaki arabaları yıkadıkları kovadan su içtiğini belirtti. Bu son gelişmeler doğrultusunda ilgili planın muhattabına mikrofonlar çevrildğinde, kendisi "Benim bıyıklarım ilk terlediğinden beri orada, onları oradan bırakın cımbız, kerpeten bile sökemez" diye yanıtladı. Ve demecine "Bu bıyıklar oraya babamın spermlerinin %47'siyle geldi; spermden gelen, spermle gider" devam ederek, üstü kapalı bir Bukkake fetişi olduğunu belirtti. Bu basın açıklamasının ardından yrrAK Parti türbandan ve takkeden sorumlu genel başkan yardımcısı, bu soruşturmanın sırf kuaförlerle sınırlı kalmayacağını, gerekli işlemler ile operasyonun düzenleneceği cımbızların bulunduğu kozmetik odanın da aranacağını belirtti. Savcılar, bunu duyar duymaz kozmetik odaya akın ederek hızlı bir şekilde aramalarını sürdürdü. Fakat savcılar, zehirlenme korkularından dolayı ankara'nın uğrak işletmesi Gözde Piknik'ten yemeklerini söylediler. Fakat burada yapılan aramalarda bulunan ağdalar dışında hükümete, bıyıklarına ve sakallarına karşı hiçbir tehdit unsuru bulunamadı. İlerleyen gelişmelerle yine karşınızda olacağız.

Kutay GÜRTÜRK, Londra'dan bildiriyor.